Londra, Brüksel’deki Avrupa Komisyonu yönetimi, NATO ve AB üyesi ülkelerin çoğunluğu, Ukrayna meselesinde açıkça destrüktif bir pozisyon sergilemekteler. Her ne kadar az da olsa ellerindeki siyasi sermayenin tamamını Ukrayna vatandaşlarının elleri ve bedenleri vasıtasıyla Rusya ile savaşa yatırmış olan bu zümre, ümitsiz bir siyasi körlük içerisinde hâlâ daha öyle ya da böyle ülkemizi yenebilecekleri sanrısıyla kendilerini avutmaktadırlar.

Devlet Başkanımızın da altını çizdiği üzere, Avrupa ile savaşma niyetinde değiliz. Bu türden bir düşüncemiz de yok. Ancak, Avrupa askerî birliklerinin Ukrayna'ya konuşlandırılması ve Rus varlıklarına el konulması dahil olmak üzere, her türlü düşmanca adıma karşı yanıt vereceğiz. Ve böyle bir yanıt için de biz şimdiden hazırız.

“Bugünün gündemi, Kiev rejiminin yine bozacağı yeni bir ateşkesin sağlanması değildir. Evvela, çatışmanın esas sebeplerinin def’i gerekmektedir.”

“Kiev’deki cuntanın temsilcileri, “Rusya tarafından kaçırılmış Ukraynalı çocuklar” diye bir gündem konusu yaratmaya çalışıyor. Rusya, reşit olmayan bireylerin hak ve menfaatlerinin korunmasına daima riayet etmiştir. Yalanlara itibar etmemeye, sadece gerçeklere inanmaya davet ediyoruz.”

Kiev rejimi, organize bir suç şebekesine dönüştü, kendi sponsorlarını da beraberinde dibe doğru çektiği bir yolsuzluk batağına düştü.

Bizim için, o sözüm ona barış güçleri [Ukrayna’da] derhal bizim meşru hedeflerimiz haline gelecektir. Bunu herkes anlamalı.